30 Nisan 2015 Perşembe

Yönetim kuramları

Klasik Kuramlar

1. Bilimsel Yönetim Akımı

Frederick Taylor, 1911 yılında yaptığı "Bilimsel Yöntemin İlkeleri (The Principles of Scientific Management)" başlıklı çalışması yönetime bilimsel yöntemle bakarak bir yaklaşım geliştirmiştir. Her işçinin bireysel performansını yükselterek örgütün verimliliğinin arttırmayı amaçlamaktadır. Taylor'ın işletmelerde gözlemlediği aksaklıklar şu şekilde özetlenebilir:
  1. Verimsizlik
  2. Tembellik
  3. Çalışma kurallarının standart olmaması
  4. İşe göre adam alınmaması
  5. Yapılan işe göre standart bir sürenin olmaması
Taylor, işletmelerdeki yönetim uygulamalarında bilimsel yöntemin kullanılmasını önermektedir. İşçileri işe alırken, İşçilerin verimini arttırmak ve işçiler arasında işbirliği oluşturmak, yönetim ile işçilerin görevlerini ayırmak gibi konularda bilimsel yaklaşımın kullanılması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu yaklaşım özellikle seri üretim hattı ve makine ile yapılan rutin işlerde etkili bir şekilde uygulanmıştır.

2. Bürokrasi Kuramı
 
Max Weber'in bürokrasi kuramına göre sadece yasa ve kurallarla çalıştırılan bürokrasi en saf yönetim biçimini oluşturmaktadır. Bürokratik yapı, işlerin geciktirilmesi, yokuşa sürülmesi anlamına gelmemektedir, aksine daha etkin ve ideal bir örgüt yapısını işaret etmektedir. Weber'in bu yaklaşımı ile işletmeler/kurumlar hiyerarşik bölümlere ayrılarak, otorite ve kontrol mekanizmaları oluşturulması, yetki ve sorumlulukların atanması, yazılı davranış kurallarının belirlenmesi gibi konularda düzenlemeler yapılmıştır. Weber örgütlerin rutin görevler için daha kapsamlı ve detaylı standart prosedürler geliştirmeleri gerektiğini önermektedir.
 
Bürokraside rasyonellik önemlidir. Diğer bir ifade ile işlerin kurallara uygun olarak uzman kişilerce yürütülmesi, çalışanlara yönelik yazılı kuralların olması, işe uygun çalışanın seçilmesi ve çalışanlara iş güvencesi sağlanması, iş ilişkilerinde ve iş kararlarında kişisel duygulara yer verilmemesi, terfilerin performansa göre yapılması gibi konular önemlidir.
 
3. Yönetsel Kuram
 
Henry Fayol, yönetimin özelliklerini yönetim fonksiyonlarına (planlama, örgütleme, emretme, eşgüdümleme, kontrol) dayandırarak yönetim süreçlerini  belirlemiştir. İşletmecilik etkinliklerini ise altı kategoriye ayırmıştır: teknik, mali, ticari, güvenlik, muhasebe ve yönetim. Fayol, işletmelerin başarısını işletmelerde bu etkinliklerin başarılı uygulamalarına bağlamaktadır.
 

Klasik Yönetim Anlayışına Eğlenceli bir Bakış
 
Klasik kuramlar, örgütün etkinliğine odaklanmış, örgütü rasyonel bir sistem olarak sunmuş ve örgütte çalışanları görmemiştir. Örgütü insansız bir makine olarak bakmışlardır. 1924'te ortaya çıkan neo-klasik örgüt yaklaşımı, klasik kuramlara tepki olarak doğmuş, insan ilişkilerine odaklanmıştır. Bu yaklaşım, Hawthorne fabrikalarında Elton Mayo ve arkadaşları tarafından başlatılan ve literatürde Hawthorne araştırmaları olarak bilinen araştırmalarla doğmuştur.  Bu araştırmalar sonunda, grup oluşturma, grup arkadaşlığı ve sevgi bağlarının kuvvetli olması, işletme sahip ve yöneticilerin davranışlarındaki olumlu değişimler, onların önemsenmesi gibi etkenlerin çalışma ortamının havasını değiştirdiği ve verimi arttırdığı sonucuna ulaşılmıştır.
 
Çağdaş Kuramlar
 
1. Durumsallık Kuramı
 
Bu kurama göre yöneticiler karar verirken durumu tüm açıları ile değerlendirmeli ve buna göre davranmalıdır. En iyi yönetim veya liderlik stili de duruma bağlı olarak değişecektir. Örneğin tartışmaya açık olmakla birlikte, bir hastane veya üniversiteyi yönetirken daha katılımcı veya kolaylaştırıcı bir liderlik stili benimsenirken, bir spor merkezini yönetirken otokratik liderlik stili tercih edilebilir.
 
2. Sistem Yaklaşımı
 
Sistem yaklaşımı, yönetim bilimine ve örgüt anlayışına önemli derecede etkilemiştir. Sistem bir amacı gerçekleştirmek için bir araya gelmiş parçaların  oluşturduğu bütündür. Girdi, işlem ve çıktı süreçlerinden oluşur. Bir örgüte girdi olarak ham materyaller, para, insan ve teknoloji girebilir. Bu girdiler bir kurumun/organizasyonun hedeflerini gerçekleştirmek için planlı, örgütlenen, güdümlenen ve denetlenen bir sürece girerler. Çıktılar, ürün veya hizmet şeklinde pazara sunulur. Çıktılar yaşam kalitesini ve üretkenliği arttırabilir. Ürünü veya hizmeti kullananlardan, insan kaynakları aracılığı ile geri bildirim alınır. Bu geri bildirimler örgüt çevresinden de gelebilir ve bazen devleti, ekonomiyi, teknolojileri, toplumu etkilemektedir. Bu sistem yaklaşımı, tüm alt sistemleri de içine alacak şekilde herhangi bir sistemde uygulanabilir.
 
Sistem yaklaşımı basit gibi görünse de bir çok yönetim tarafından uygulanmamaktadır. Çünkü örgütsel değişimler, yönetimlerin çalışma biçimlerini ve kurumlara yaklaşım biçimlerini de etkilemektedir. Diğer yandan kurumun problemi yönetim tarafından kabul edilip çözüm arayışına geçilse de kurumun departmanları bu problemin çözümünde çoğu zaman senkronize olmamaktadır.
 
3. Kaos Kuramı
 
Yöneticiler asırlardır örgütsel problemlerin kontrol edilebilirliği varsayımı ile hareket etmişlerdir. Bu yaklaşım ile örgütsel problemlerin kontrol edilebilir olduğu kabul görmüştür. Kaos kuramcılarına göre sistemler zaman geçtikçe daha karmaşık hale gelmekte ve istikrarsız bir yapıya dönüşmektedir ve bu durum daha fazla enerji harcamalarına neden olmaktadır. Bu enerjiyi harcarken istikrarı korumak için yapısal olarak güçlenmeleri gerekmektedir. Bu amaçla ya sistem bileşenleri ayrıştırılır, ya da başka sistemlerle birleşilir, bu süreç sistemin yok olmasına kadar devam edebilir.
 
Kaynaklar:
Örgüt ve Yönetim Kuramları http://acikders.ankara.edu.tr/course/view.php?id=52 
Historical and Contemporary Theories of Management http://managementhelp.org/management/theories.htm  


16 Nisan 2015 Perşembe

Yönetim tanımı ve fonksiyonları

 
Yönetim Tanımları
Yönetim, insanları ortak amaç ve değerler etrafında birleştirerek performanslarını yükseltmek ve yeterli hale getirmek amacıyla oluşturulan örgütleyici eylemler ve bu eylemleri yürüten araçlardır [4].
Yönetim, belirli birtakım amaçlara ulaşmak için başta insan olmak üzere, parasal kaynakları, araç-gereçleri, hammaddeleri ve zaman faktörünü birbiriyle uyumlu ve etkin kullanmaya olanak verecek kararlar alma ve bunları uygulatma süreçlerinin toplamıdır [5].
Yönetim, bir grup insanı belirlenmiş amaçlara doğru yöneltme, aralarındaki işbirliği ve koordinasyonu sağlama çabalarının bütününü içeren bir süreç olarak tanımlanabilir [6].
Örgütsel hedeflere ulaşabilmek için değişken çevre şartları içerisinde sınırlı kaynakların etkili ve verimli bir şekilde kullanılarak başkalarıyla birlikte veya başkaları yoluyla çalışılması sürecine yönetim adı verilmektedir [7].
 
Diğer bir tanımda yönetim, insanların veya diğer örgütsel kaynakların arasına girerek veya onlarla birlikte çalışarak örgütsel hedeflere ulaşma sürecidir [1].

Yönetimin süreç olarak vurgulanması gereken yönleri:
  • Başkaları yolu ile örgütsel problemlerin çözüme kavuşturulması,
  • Gerçekleştirilecek amaçların bulunması,
  • Örgütün amacına ulaştırılması,
  • Planlama, organize etme, gerçekleştirme ve kontrol etme, denetleme gibi işlevlerinin bulunması,
  • Örgütsel tüm faaliyetlerin etkili ve verimli bir şekilde gerçekleştirilmesi,
  • İşleri yapacak etkili insan kaynağına sahip olunması,
  • Emek, sermaye, hammadde, doğal kaynaklar, makine, bilgi, müteşebbis gibi örgütsel kaynakların bulunması ve bu kaynakların verimli bir şekilde kullanılması [8].

Yönetim Fonksiyonları
 
Yönetim süreci 4 temel fonksiyonu içermektedir; Planlama (planning), Organize etme (organizing), Etki etme (influencing), Denetleme (controlling). Yönetim fonksiyonlarının en önemli boyutu sınırlı kaynakları bölüşmektir. Bu kaynaklar insan kaynağı, doğal kaynaklar, finansal kaynaklar ve teknolojik kaynaklardır [2]. 
Yönetim Fonksiyonları
Planlama
Örgütsel hedefleri gerçekleştirmek, nasıl gerçekleştirildiğinin altını çizmek ve ne zaman gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtmek için gerekli görevlerin seçilmesini kapsar. Planlama hedeflerin gerçekleştirilmesine odaklanılan bir faaliyettir.  Planlama kurumun hem kısa dönem hem de uzun dönem başarısı ile ilgilidir [1].
 
Organize etme
Planlama aşamasında geliştirilen görevlerin organizasyondaki gruplara veya bireylere tanımlanmasıdır. Organize etme, planları faaliyete sokacak bir mekanizma oluşturmaktır [1].
 
Etki etme
Etki etme, motive etme, liderlik etme veya yönlendirme olarak da ifade edilebilir. Etki etme, örgüt üyelerinin kurumun hedefleri gerçekleştirmelerine yönelik hareket etmesine yardımcı olacak yönlendirmeye rehberlik etmek olarak tanımlanabilir.
Etki etmenin amacı üretkenliği arttırmaktır. İnsan merkezli iş durumları, görev merkezli iş durumlarına göre genellikle uzun vadede üretim seviyesini en yüksek  derecede sağlar. Çünkü görev odaklı iş durumları insanların pek hoşuna gitmez [1].

Denetleme
Müdür tarafından yapılan; performansı ölçen bilgileri toplamak, önceden belirlenmiş performans standartları ile mevcut performansı karşılaştırmak, arzu edilen performans değerlerine ulaşmak için güncellemelere ve bir sonraki plana karar vermek gibi işlerin yapılması sürecidir. Denetleme devamlı süregelen bir süreçtir [1].

Yönetim (Management) ve İdare (Administration)

Bu iki terimin tercümesi ile ilgili uyuşmazlıklar söz konusudur.
 
a) Yönetim = İdari
William Newman, Peter Drucker gibi yazarlara göre iki terim arasında temel bir farklılık yoktur ve birbirlerinin yerine kullanılabilir. İdari terimi işle ilgili olmayan faaliyetlerde, yönetim ise işle ilgili faaliyetlerde kullanılır.

b) Yönetim > İdari
Kimball, Brech ve diğer birçok İngiliz yazarına göre yönetim terimi, idari terimini de içine alan daha kapsamlı bir terimdir. Yönetim düşünmeyi, idari yapmayı kapsar. Yönetim; planlama ve organize etmeden sorumludur, idari; etki etme ve denetlemeden sorumludur. Yönetim, hedef belirleme, politika oluşturma, strateji yapma gibi daha yüksek yönetsel beceriler gerektirse de idari; politikaların uygulamaya konulması gibi onun işlevsel bir parçasına hizmet etmektedir.

c) İdari > Yönetim
Sheldon, Speriegal, Milward gibi yazarlara göre idari terimi yönetim terimini de içine alan daha kapsamlı bir terimdir. İdari düşünmeyi, yönetim yapmayı kapsar. İdari; planları, politikaları ve hedefleri belirlemeye odaklanmış en temel fonksiyondur ancak yönetim; politika ve işlemleri yönlendirme ve uygulamaya koyma ile uğraşan daha düşük bir fonksiyondur. Bu iki farklı durum için farklı personel belirlemeye gerek yoktur ancak her müdür hem yönetsel hem de idari fonksiyonları gerçekleştirmek durumundadır. İdari faaliyetlere daha fazla zaman ayrılır ve bunlardan birine ayrılan zaman azalırsa, yönetim faaliyetine daha fazla zaman ayırmak gerekir [3].
 

Kaynak:
[1] https://managementinnovations.wordpress.com/2008/12/03/define-management-its-functions/ Ziyaret Tarihi: 16.04.2015

[2] https://www.boundless.com/business/textbooks/472/management-8/an-introduction-to-management-59/a-definition-of-management-283-7212/ Ziyaret Tarihi: 16.04.2015

[3] http://en.wikibooks.org/wiki/Management_Concepts_and_Applications/Management Ziyaret Tarihi: 16.04.2015

[4] Özden, Y. (2002). Eğitimde yeni değerler. Ankara: PegemA Yayıncılık. http://www.pegem.net/dosyalar/dokuman/16112007115837E%C4%9Fitimde%20Yeni%20De%C4%9Ferler.pdf Ziyaret Tarihi: 26.02.2015

 
[6] Şimşek, M.Ş. ve Çelik, A., (2011). Yönetim ve Organizasyon, Genişletilmiş 13. Baskı, Eğitim Akademi Yayınları, Konya.

[7] Yüksel, H. (2014). BİLGİ ÇAĞI VE KÜRESELLEŞME DİYALEKTİKLERİ ÇERÇEVESİNDE İŞLETMELERDE STRATEJİK BİR YAKLAŞIM OLARAK YETENEK YÖNETİMİ UYGULAMALARI: ÖRGÜT VE İŞGÖREN MERKEZLİ BİR DEĞERLENDİRME. NWSA: Social Sciences, 9(4), 70-90.
 
[8] Ülgen, H. ve Mirze, S.K., (2010). İşletmelerde Stratejik Yönetim, Beta Yayıncılık, 5. Baskı, İstanbul.

9 Nisan 2015 Perşembe

Uzaktan eğitimle ilgili cevabı aranan bazı sorular

Terminoloji çeşitliliği: “Education” ve “Training” arasındaki fark nedir?
Eğitim (education), öğrenmenin söz konusu olduğu her türlü yaşantıdır. Yetiştirme (training) ise genellikle belirli bir meslek alanına ilişkin bilgi, beceri ve tutumların olası en kısa sürede katılımcılar tarafından kazanılması süreci olarak tanımlanabilir. Örneğin üniversiteye giderek tıp alanında eğitim alabiliriz, biçki-dikiş kurslarına giderek kendimizi dikiş nakış konusunda yetiştirebiliriz.
 
Terminoloji çeşitliliği: “Senkron” ve “Asenkron” sunum arasındaki fark nedir?
Senkron sunum, eş zamanlı yapılır, öğreten sunumu yaparken öğrenen sunumu izler ve gerektiğinde soru sorar. Asenkron sunum internet üzerinde yerleşik bir içerik şeklindedir. Öğrenenler eş zamansız olarak yani öğrenmeye hazır oldukları zaman bu içeriğe ulaşabilir.
“Bir dersin teknoloji destekli verilmesi”  ile “teknolojiye dayalı ders verilmesi” aynı şeyler midir?
Aynı şey değildir. Bir dersin teknoloji destekli verilmesi o derste teknolojinin bir araç olarak kullanılması demektir. Yüz yüze verilen geleneksel bir matematik dersinde internet üzerinden ders notlarının paylaşılması o dersin teknoloji destekli verildiği anlamına gelir. Bir dersin teknolojiye dayalı verilmesi ise o derin teknoloji aracılığı ile verilmesi anlamına gelir, örneğin uzaktan eğitim ile sanal sınıflara bağlanarak ders verilmesi teknolojiye dayalı ders verildiğini gösterir.
“Distance Education” yerine “Open Education” “Open Learning”, “Open and Distance Learning” tercih edilebilir mi?
Bazı kaynaklarda tercih edilmektedir ancak bence tercih edilmemelidir. Uzaktan eğitim; açık eğitim, açık öğrenme, açık ve uzaktan öğrenme terimlerinin tamamını kapsayan bir kavramdır. Açıklık (opennesss) uzaktan eğitime daha fazla esneklik kazandıran bir ifadedir; öğrenenin öğrenme içeriğine zamandan, mekândan, bir takım özel engellerinden bağımsız, kendi öğrenme hızında ulaşabilmesi anlamında bir esnekliktir. Uzaktan eğitimde bu esnekliğin sağlayan kurumlar eğitimin (education) veya öğrenimin (learning) başına açık (open) kelimesini koymaktadır.
 
Uzaktan eğitim sunumunda farklı organizasyon yapıları (düzeyleri) nelerdir?
Uzaktan eğitimin sunumunda iki tip organizasyon yapısı vardır: Tek modlu (single mode) ve çift modlu (dual mode) organizasyonlar. Tek modlu uzaktan eğitim kurumları sadece açık ve uzaktan eğitim veren kurumlardır. Örneğin İngiliz Açık Üniversitesi gibi. Çift modlu uzaktan eğitim kurumları ise hem yüz yüze hem de uzaktan eğitim veren kurumlardır. Örneğin Anadolu Üniversitesi gibi.
Uzaktan eğitimin sunumunda konsorsiyum oluşturmanın faydaları nelerdir?
Konsorsiyum uzaktan eğitim veren kurumlara arasında işbirliği yapılması anlamına gelir. Bu sayesinde oldukça maliyetli olan uzaktan eğitimde kaynaklar (insan kaynakları, mali kaynaklar, fiziksel kaynaklar vs.) ortak kullanılarak verilen eğitimin maliyeti düşürülür. Bundan eğitim veren kurumların yanı sıra öğrenenler de faydalanarak daha az maliyetle eğitime ulaşmış olurlar.
 
Teknoloji ve medya (ortam-medium) arasındaki fark nedir?
Teknoloji bir araçtır, medya ise mesajların görüntülendiği ortamdır. Medya, teknoloji aracılığı ile iletilen, saklanan veya görüntülenen metin, resim, ses, video gibi öğelerdir.  Örneğin pdf formatında kaydedilmiş yazılı bir metni okumak için teknolojiye ihtiyacımız vardır. Bu teknoloji internet ile birlikte kullanılan mobil bir cihaz ya da bilgisayar olabilir.
 
Uzaktan eğitim sunumunda teknoloji ve medya açısından bakıldığında en önemli unsur “internet” midir?
Uzaktan eğitimin sunumunda teknoloji ve dolayısıyla internet en önemli unsur değildir. Bundan daha önemli olan sunumda kullanılan medyanın kalitesidir. Kullanılan medyanın kalitesi ne kadar iyi olursa (bunun anlamı içerik zenginliği, verilen eğitime veya hedef kitleye uygunluğu vs.) verilen eğitimin kalitesi de o oranda artacaktır.
 
Uzaktan eğitime yönelme nedenleri nelerdir?
a.       Eğitim ve öğretime erişimde eşitliğin arttırılması
Herkesin eğitim alma hakkı vardır diyorsak bunu gerçekleştirebilmek için insanları eğitimin olduğu yere yönlendirmek yerine eğitimi insanların ayağına getirebiliriz. Uzaktan eğitim insanların eğitime ulaşmak için önüne çıkan engelleri (coğrafik uzaklık, bedensel engellilik, aile sorumlulukları, zaman kısıtlılıkları vs.) ortadan kaldıran iyi bir çözüm.
b.      İşgücü becerilerini güncellemek için fırsat sağlaması
İşletmeler ve bu işletmeleri yönetenler gelişen teknolojilere, bilimsel çalışmalara, yasalara, yönetmeliklere vs. ayak uydurmak durumundadır yoksa çağın gerisinde kalabilir, zarar edebilir ya da yok olabilirler. Çağı yakalamak için işletmeler bünyesinde çalışan personelini de eğitmek durumundadır. Bunun için uzaktan eğitimle hizmet içi eğitimler verilebilir. Bir kişi kendi kişisel gelişimi için de bu eğitimi almak isteyebilir.
c.       Eğitimsel kaynakların kullanımında ekonomik kazanç sağlaması
Uzaktan eğitim başlangıçta maliyetli gibi gözükse de uzun vadede planlandığında eğitimsel kaynakların ortak kullanımı anlamında kuruma kazanç getirecek bir yatırımdır.
d.      Mevcut eğitsel yapının kalitesini arttırması
Geleneksel eğitim veren bir kurum uzaktan eğitim de vermeye başladığında bu durum kuruma prestij kazandırır. Örneğin Anadolu Üniversitesi uzaktan eğitimde kayıtlı öğrenci sayısı ile dünya çapında tanınan ve tercih edilen mega bir üniversitedir. Anadolu Üniversitesinin verdiği uzaktan eğitim, üniversitenin mevcut örgün eğitim yapısının kalitesini de etkilemiştir.
e.       Eğitim sisteminin kapasitesini arttırması
Uzaktan eğitim, eğitim imkânlarına ulaşımda esneklik sağladığı için verilen eğitimin daha fazla insana ulaşmasını sağlar. Dolayısı ile eğitim sistemine kayıtlı öğrenci sayısının da artmasını sağlar.
f.       Yaş grupları arasındaki eşitsizliği dengeleme
Bazı kişiler zamanında örgün eğitime katılamadığı için akranlarının aldığı eğitimi alamamış olabilir. Uzaktan eğitim zamanında eğitim alamayıp çalışma hayatına katılan ve akranları gibi eğitim almak isteyen kişilere hem işlerine devam edip hem de eğitim alma fırsatları yaratır.
g.      Belirli hedef kitlelere eğitim kampanyaları sunması
Öğretmen olmak isteyen belirli bölümlerden mezun kitlelere pedagojik formasyon verilmesi veya inşaat mühendislerine yönelik girişimcilik eğitimleri verilmesi gibi.
h.      Önemli hedef gruplara acil eğitim verilmesi
Ülkede domuz gribi vakalarının artması nedeniyle devlet hastanelerinde çalışan sağlık personeline bu konu ile ilgili acil eğitim verilmesi gerektiğinde uzaktan eğitim ile daha fazla kişiye aynı anda ulaşılabilmeyi sağlar.
i.        Yeni konu alanları ile eğitim kapasitesini genişletmesi
Uzaktan eğitimle mevcut eğitim alanlarından farklı ve yeni alanlarda eğitimler sunularak eğitimsel kapasite arttırılmaktadır. Örneğin örgün eğitim kurumlarında verilmeyen bir eğitim (anne adaylarına bebek beslenmesi konulu bir eğitim ya da çocuk gelişimi eğitimi) uzaktan eğitimle verilerek mevcut çocuk gelişimi eğitim kapasitesi arttırılabilir.
j.        Eğitimin iş ve aile hayatı ile birleşmesini sağlama
Mevcut bir işi ve ailesi olan bir kişinin örgün eğitim kurumlarından ders alması çok zordur. Ancak uzaktan eğitimle mevcut iş ve aile sorumluluklarını aksatmadan uzaktan eğitimle istediği eğitimi alabilir.
k.      Eğitim deneyimlerine uluslararası bir boyut eklemesi
Uzaktan eğitimle coğrafik sınırlar kalktığı için farklı ülkelerdeki üniversitelerden de eğitim almak veya farklı ülkelerdeki insanlara eğitim vermek mümkün hale gelir.